18 Mayıs 2009

Orlando Magic - Boston Celtics Doğu Konferansı Yarı Final Serisi 7. Maçı

Tam da "Ulan bir iddiaa attık ortaya, Nba yazıcaz dedik ama çeşitli sebeplerden maçları izleyemedik, Hido da ortalıkta yok, nasıl yazıcaz, nasıl bağlayacağız bu yazıyı?" derken Hidayet yine kurtarıcı rolünü üstlendi. Hem benim, hem de Orlando için.

Hırçın lider Kevin Garnett'in yokluğunda Chicago'ya elenmelerini beklediğim Celtics, Orlando'nun amatörce yaptığı hatalar sonucunda seriyi 7. maça taşımayı başardı. Serinin bu kadar uzamasında Orlando'nun amatörlüğü kadar Hidayet'in üstüne düşen görevleri tam olarak yerine getirememesi, takımın diğer oyuncularının Hidayet'in sıkıştığı anlarda devreye girememeleri de etkin rol oynadı. Tabi bebek yüzlü dev Glen Davis ve kurulu kol gibi şut atan Eddie House' un beklenenin ötesindeki performansları da seriyi Boston adına uzatmalarını sağlayan etkenlerdendi.

O veya bu sebepten 7. maça uzayan seride neredeyse herkes (ki Hido' ya aşırı güvenen bir insan olarak belki ben bile) Boston'un o insanlık dışı savunması ve tecrübesi ile turu geçen takım olacağını düşünüyordu. Ancak 4. çeyreklerin adamı Hido bu kez serinin final maçının oyuncusu olmayı kafaya koymuş gibi görünüyordu.

Maça hızlı başlayan ve takımını sürükleyen Hidayet'in daha 2. çeyreğin başında 3. faulünü alması ve Superman'in de onu takip etmesi Orlando tarafında endişeli bir bekleyiş yaratsa da, takım olarak tur yemini eden Orlando ilk yarıyı başarılı sayılabilecek bir performans ile kapatmayı başardı.

Maçın ikinci yarısı ise tam bir Türk şovuna dönüştü. Hidayet her pozisyonda sorumluluğu aldı ve neredeyse tüm tercihlerini doğru kullandı. Gerek kullandığı şutlar gerekse arkadaşlarına yaptığı asistler bu takımın beyninin Hido olduğunu ve onun da bunu hakkettiğini dosta düşmana gösterdi. Maçı 25 sayı-12 asist ve 5 ribaund ile tamamlayan Hido takımının uzun yıllar sonrasında tekrar playoff finallerine kalmasını sağlamış oldu.

Bu kadar övgü dolu sözlerden sonra Abdi İpekçi'de verdiğim desteğin ve bağırışlarımın farkına varıp beni gösteren milli takım kaptanı Hido'ya buradan teessüflerimi de belirtmeden geçemicem. Sen ki Nba yorumcularının ligdeki "çok yönlü" oyunculardan biri olarak gösterdiği (tam olarak "versatile" olarak geçmektedir orjinal yazıda), yeteneğini herkesin kabul ettiği bir oyuncusun. Oynadığın bu son maçta da bunu gösterebiliyorsun, e be Hido şu performansının birazını her maçta göster de susturalım dostu-düşmanı. Seni savunmak için zaman zaman düştüğüm salak pozisyonlara sokma beni. Koy bir standart, öyle oyna. (Şimdiden söyleyeyim; "E zaten büyük oyuncu olsaydı dediğin gibi her maç böyle oynardı." demeyin. Şartları düşünün, beni savunma pozisyonuna sokmayın, bırakın bir süre keyif çatalım.)

Şimdi önümüzde çok güzel iki seri bulunmakta. Yazının aşırı uzaması sebebi ile bu iki seri hakkında ki düşüncelerimi de en yakın zamanda bir başka postta paylaşmak isterim. Tabi siz isteseniz de istemeseniz de paylaşıcam ama eğer isterseniz çok daha güzel olur, değil mi?

5 yorum:

-2

"...takım olarak tur yemini eden Orlando"

hatta belki devre arasında başkan soyunma odasına inmiştir.

çölde gezen

"yıllar sonra takımda ilk kez kolej havası yakalandı" dedim sanki.

belirttiğim o tur yemini Dwight Howard ve Patrick Ewing tarafından basına yapılan bir açıklamadır. lütfen kötü yönetilen bir organizasyon dahi olsa orlandoyu fenerbahçe ile karıştırmayalım.

trapano

http://www.fotomac.com.tr/2009/03/06/bes103.html

çölde gezen fenerbahceye laf etme makamıma et fenerbahceye laf etme,

eski postlarda manifestoyu kullanarak güzel ama eksik cevap vermişsin bana. eksik çünkü manifestonun 6.maddesi de var

-2

o "organizasyonun" en çok bel bağladığı adam olan dwight howard'a olan saygımı da büyük ölçüde yitirdim şu seride.. ikili savunmaya bile gerek duymadılar. potaya paralel gidip kıçından salladı durdu seri boyunca..

çölde gezen

@-2
Dwight hakkında söylediklerine tamamen katılmaktayım. kendini tam olarak geliştiremediği bu seride çok belli oldu. hem savunma hem de hücum anlamında ondan beklenenlerin altında kaldı.

@trapano
fenerbahçenin kötü yönetiliyor olması beşiktaşın iyi yönetildiği anlamına gelmez. ama tüm örnekleri de vermek gerekmez.
laf etmeme sınırlarım nereye kadar çekilecek merak ediyorum. eğer yorucu olmazsa bir liste sunmanı rica ederim.
yönetim makamına ve bloğa olan saygımdan ötürü 2. kez aleni tehtit içeren bu sözlerine cevap vermiyor ve şimdilik lafımı yutuyorum. şimdilik.....

Herkes Yazıyor  © 2009